"Çay içelim, çay içelim,
Nefsi hevâdan geçelim..."
Nefsi hevâdan geçelim..."
***
Öyle değil midir; hangimiz bir bardak çaya hayır
diyebiliriz ki? Hangimiz yemeklerden sonra bilmem kaç yüz defa "bi' de çay
getiren olsa cilâsı olacak midemizin" dememişizdir? Buram buram gelen bir çaydanlıkta,
hele hele bir semâverde gelen çayı peşi sıra ince belli bardaklarda kim bilir
kaç bin defa yudumladık... Çay ile
ilgili pek çok şiir, deyim ve güzel söz var. Çay denilince akla mutlak muhabbet gelir.
Muhabbet denilince de genellikle şu söz yankılanır kulaklarda; "Gönül ne çay ister ne
çayhâne. Gönül sohbet ister, çay bahane..." Doğdurur. En güzel bahanelerdendir
çay. Ve mutlak herkes hayatında bir kez de olsa içmiştir bu güzel içeceği. Unutulmamalıdır
ki, fazlası zarar, azı da karardır.
Aslında benim değinmek istediğim mesele çay ile ilgili
bir aile denkleminin kurulabilecek olmasıdır. Kurulmuştur da. Aslında hayatımızdaki eşyanın bize denk düşen o kadar çok halleri var ki hayata dair çıkarımlar yapıp nasihat bile alabiliriz nasibimiz varsa... Ben de böylesi güzel bir denklemi "bi' bardak çayda" sizlere aktarmak istiyorum. İçenlere afiyet olsun...
***
Çayın alt demliği; kaynanadır, mütemadiyen kaynar durur.
Hatta dikkat edilmezse taşabilir.
Üst demlik; gelindir. Alt demlik kaynadıkça onun
harareti artar. Ama aynı zamanda olgunlaşır. Ve çay demlenir.
Bardak; gelinin kocasıdır. Her iki çaydanlıktan da yeterince nasibini alır. Biraz kaynana doldurur biraz da gelin. Bu sebeple denge unsuru çok mühimdir. Açık ya da demli
çayın hoşa gitmemesi bundandır.
Çayın şekeri ise; çocuklardır. Tat verir. Çok şeker çayın lezzetini bozar. Şekersiz çaya alışanlar için ise bir tanesi bile fazla
gelir
Çay kaşığı; görümcedir. Arada bir gelir, karıştırır gider. Ama dengeli bir şekilde bardağın içindeki vazifesini bitirip kenara konulunca bardağı taşırmaz.
Kayınpedere gelince; o da çay tabağıdır. Çayın demine, suyuna hiç karışmaz. Bir kenarda yok gibi
oturur. Sadece dökülenleri toplar ve çevreye zarar vermesini
engeller. Fakat ara sıra boşaltmak gerekir o çay tabağını. Yoksa taşıp her şeyi
berbat edebilir.
Çay süzgeci; ailenin sahip olduğu değerlerdir. Aileyi dış müdahalelerden korur. Delikleri büyük olursa cayın tadı kaçar.
Suyu ısıtan ateş ise; hoşgörüdür o olmadan hoşgörüde
olmaz...